Orijinal Metinler:

https://waldorfish.com/blog/whyhandwork   https://waldorfacademy.org/waldorf-students-learn-to-knit/

Çeviren: Atölye Eğitmeni – Psk. Dilan Özbek

El işi çalışmaları, çocuklara eşsiz bir deneyim sunarken eğitim çerçevesinde oldukça değerli bir denge sağlar. Günün ritmik akışı sırasında, el işlerine özenli bir odaklanma ‘nefes al/ nefes ver’ ritmine katkıda bulunur. Çocuklar en basit doğal hammaddeler ile çalışarak güçlü bir başarma duygusu elde ederler ve dünyayla daha derin bir ilişkiye adım atarlar.

Tarih boyunca ve diğer birçok kültürde işlevsel bir ürün üreterek başkalarının refahına katkıda bulunmak aynı işi yapan diğer zanaatkarları birbirine bağlamıştır. Aynı şekilde, çocuk için bir koyunun kırpıldığını görmek, yünü öğrenmek değerli deneyimlerken yünü işleme, kendi ipliğini eğme ve faydalı işler yapma fırsatına sahip olması çocuğun daha derin ve anlamlı bir öğrenme fırsatı elde etmesini sağlar.

El işi çalışmaları, çocukların alışkanlıklar edinmelerini sağlar ve odaklarını iyileştirir. Örneğin; bir örgüyü bir günde bitirmek neredeyse imkansız olduğundan çocuğun örgüyü tamamlamak için her gün titizlikle aynı örgüye geri dönmesi çocukların alışkanlık kazanma sürecini destekleyen deneyimlerdir.  Özellikle ördüklerini kullanabildiklerinde veya giyebildiklerinde çocuklar için harika bir süreç deneyimi olduğunu söyleyebiliriz.

Pratik sanatlarla uğraşan çocuklar, eylemlerinin anlamı ve sonuçları olduğunu açık bir şekilde öğrenirler ve güvendikleri yetişkinlerin yanında kendilerini güçlenmiş ve canlanmış hissederler. El işleri, içsel disiplini, odaklanmayı, koordinasyonu ve diğer tüm becerilerin gelişmesine izin vermekle beraber çocuklar sıkı çalışmanın ödüllendirildiğini ve inşa edilebildiğini deneyimlerler.  Örgü, dikiş veya eğirme gibi odaklanma gerektiren yaratıcı faaliyetler ile meşgul olan çocuklar ve yetişkinler kendi içlerinde sessiz ve odaklanmış bir noktaya ulaşarak içsel sessizliği ve sakinliği bulabilirler. Bu deneyim süreci, çocuk için büyük bir stres giderici iken gelecekteki tefekkür uygulamalar için öncü veya yer tutucu olabilmektedir. Aynı zamanda, çocuklar el işlerini kendi başlarına yapabildiklerini gördükçe özgüvenleri yükselir.

El işi çalışmaları çocuğun çevresi ile karşılıklı bağlılık ve konusunda güçlü örtük bir mesaj verir. El işi deneyimleri pratiklik ve sanatı bir araya getirerek ruhu doku, renk ve formun güzelliğiyle besler, çocukları anlamlı işler yapmaya ve toplumda benzersiz yerlerini bulmaya hazırlar. Çocuk doğru malzemeleri seçmek için düşünürken ve plan yaparken yaratıcı bir alana adım atar. Çocuğun doğru malzeme seçim süreci fiziksel dünyada güvenlik, aidiyet ve etkinlik duygusunu ve deneyimini destekler. Örneğin; yün ve pamuk arasında ayrım yapabilmek doğal malzemelerle yakın bir ilişki gerektirir. Çocuk, gözlem becerilerini ve algısını derinleştirerek, yakınlık ve aidiyet duygusunu geliştirir. Bununla birlikte Steiner, çocuklukta pratik bir şekilde neyin uygun ve neyin uygun olmadığını anlama deneyiminin sonraki yaşamda neyin doğru ve ahlaki olduğu duygusuna dönüştüğünü ve bu sürecin çocuklarda etik kararlar verme yeteneğini desteklediğini savunmuştur. 20. yüzyılın ortalarından itibaren ince motor becerisinin beyin sinapsları ve bilişsel gelişimi desteklediği araştırmalar sonucu gözlemlenmiştir. Tıpkı basketbol oynamak, ​​piyano çalmak gibi el işi çalışmaları benzer şekilde beynin, gözlerin gördüğü ile ellerin hissettiklerini birbirine bağlayan sinirsel yollar arasındaki bağlantıları kurmasına yardımcı olur. Özellikle örgü örmek, koordinasyon, motor beceriler, duyusal algı ve dokunsal geri bildirimin gelişmesine yardımcı olur.

El işi, akademik becerilerin temellerini destekler: birlikte çalışan iki el, bedenin iki tarafını ve beynin iki yarım küresini çalıştırır, yeni algısal ve bilişsel bağlantıları kurar ve güçlendirir; göz izleme ve görsel örüntü tanıma, göz-el koordinasyonu ve parmak hareketleri destekler. Aynı zamanda el işleri çalışmaları, matematik becerilerini oluşturmakta oldukça etkilidir. Çocuklar sadece satırları değil, sütunları ve sıralı renk değişikliklerini de hesaba katmak zorunda olduklarında birinci sınıf toplama veya lise cebirinden daha fazlasına sahip olurlar. Aynı zamanda, çocuk dokuma/örgü sayesinde soyut kavram temellerini örgüde deneyimleyerek geometriyi oldukça iyi öğrenir.

Son olarak diyebiliriz ki çift taraflı bir şekilde malzemeyi dönüştürmek, çocuğu da dönüştürür ve eğitir…

– DİĞER YAZILARIMIZ –